Pages

Pages

Ads 468x60px

Labels

Copyright Text

Önemli NOT

14 Temmuz 2013 Pazar

Metro: Last Light (İnceleme)


Moskova’nın metrolarındaki yaşamı özleyeniniz var mı? Eminiz Metro 2033 oynamış ve kitabını okumuş olanlar, hatta Metro 2034’ü bile alıp bir nefeste okuyanlarınızın olduğuna eminim. Herkes karanlık ve nemli metro istasyonlarında, yepyeni bir hikaye bekliyordu. 4A Games nihayet bu bekleyişi sona erdirdi ve Metro: Last Light’ı piyasaya sürdü.


Metro 2033’ü oynayanlar bilirler. Büyük bir nükleer felaketin ardından Moskova Metrosu’na sığınanlar burada yaşamaya başlamış ve adeta ülkelerin şehirlerine benzeyen metro istasyonlarını ev bellemişlerdi. Bu istasyonlar arasında siyasi çekişmelerin başlaması da uzun sürmemişti. İnsanlar radyoaktivite nedeniyle yüzeye çıkamıyorlardı. Ancak mutasyona uğramış yaratıklar, yüzeyde yaşıyor ve zaman zaman bu istasyonlara saldırılar da düzenliyorlardı. Kahramanımız Artyom ise “Dark Ones” yani Karanlık Olanlar adı verilen bu mutasyona uğramışlarla bir şekilde iletişime geçebildiğini fark ediyordu. Metro 2033’ü bitirenler hatırlayacaktır, oyun size Karanlık Olanlar’ı yok etme seçeneği sunuluyordu. Last Light sizin, bu seçeneği seçerek oyunu bitirdiğinizi varsayarak olayları ilerletiyor. Oyunda Artyom’la Karanlık Olanlar’dan soyu tükendiği düşünülen bir cinsi bulup onunla iletişime geçmeye çalışmamız anlatılıyor. Tabi ki siz her ne kadar iletişime geçmeye çalışıyor olsanız bile, müttefikiniz olan korucular onu öldürmeye çalışacaklar.

Korkuyorum ama ilerlemeliyim

Last Light, bir önceki oyunun daha çok “hayatta kalma” tarzındaki oynanışını alıyor ve bunun yanına “shooter”, “gizli ilerleme” gibi öğeleri de ekliyor. Öncelikle genel olarak oyunda ne tür alet edevatlar kullanacağınızdan kısaca bahsedelim. Üzerinizde genellikle yüzeye çıktığınızda kullandığınız bir gaz maskesi ve maskenin filtrelerinden bulacaksınız. Filtrelerinizin süresi ise kolunuzda bulunan göstergede yer alıyor. Süre bittiğinde yeni bir filtre takmanız gerekiyor. Kol saatinizde yanan mavi ışık ise sizin görünüp görünmediğinizi belirtiyor. Yani ışığı yakmamaya çaba harcamalısınız. Işık demişken, elinizde bir fener bulunuyor. Bu feneri de F tuşuna basılı tutarak açabileceğiniz taşınabilir jeneratörle şarj edebiliyorsunuz. Fener hem karanlıkta rahat ilerlemenizi sağlıyor hem de bazı düşmanlara karşı üstün olmanıza büyük katkıda bulunuyor. Tabi fark edilmeden gidecekseniz, fenerinizi de kapatmanız gerekiyor.



 Üzerinizde bir çakmak ve pusula da kaybolmamanız için eklenmiş. Silahları da es geçmeyelim. Kıyamet sonrası bir Moskova’da, hele hele de metro sistemi içerisinde el yapımı pnömatik silahlardan daha iyisini bulamazsınız. Bu silahlar her ne kadar sizi güçlü hissettirse de, bazı durumlarda elinizdeki bol cephaneye karşın etkilerinin ne kadar az olduğunu fark ettiriyor. Örneğin menzil uzadıkça etkileri azaldığından, uzaktaki yoğun düşmanlara karşı çok fazla mermi harcıyorsunuz. Mermi bulmak da o kadar kolay değil tabi ki. Silahları kişiselleştirebiliyorsunuz da. Örneğin sessiz ilerlemek istiyorsanız silahınıza susturucu takmalısınız. Ama aynı zamanda karanlıkta etkin olmak için, gece görüşlü dürbün eklentisini de tüfeğinize takmak oldukça yararlı oluyor. Bu gibi stratejik seçimler, hem harcadığınız mermiyi, hem de ilerleyiş tarzınıza direkt etkide bulunuyorlar. Mermilerin Metro evreninde para birimi olduğunu da hatırlatmadan geçmeyelim.

0 yorum:

Yorum Gönder

Eğer google hesabınız yoksa yorumlama biçiminden Anonimi seçerek yorum yazabilirsiniz...

 

Sample text

Sample Text

Sample Text

 
Blogger Templates